Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | zorla çalıştırma | forced labour i. | ||
Many of these new facilities have been built using forced labour. Bu yeni tesislerin birçoğu zorla çalıştırma kullanılarak inşa edilmiştir. More Sentences |
||||
Law | ||||
Hukuk | zorla çalıştırma | forced labour i. | ||
The ILO must be given access to all areas where forced labour is going on. Uluslararası Çalışma Örgütü'nün zorla çalıştırmanın devam ettiği tüm alanlara erişimine izin verilmelidir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | zorla çalıştırma | forced labor i. | ||
Genel | zorla çalıştırma | angariation [obsolete] i. | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | zorla çalıştırma | unfree labor i. | ||
Ticaret/Ekonomi | zorla çalıştırma | involuntary servitude i. | ||
Ticaret/Ekonomi | zorla çalıştırma | unfree labour i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | zorla hükümlü işçi çalıştırma programı | peonage i. |